31 Ekim 2013 Perşembe

Tezer Özlü'den Leylâ Erbil'e Mektuplar


Ahh benim bu mektup sevdam ahh...Ekim ayım Leylâ Erbil'le geçti desem yeridir. Leylim Leylim'den sonra güzel bir seçim oldu kanımca. Yine Leylâ Erbil olasım geldi, Tezer'in en yakın dostu olmak onunla mektuplaşmak şahane olurdu doğrusu.

Tezer'e dair okumadığım tek bi kitap kalmasın istiyorum. Sahaf festivalinde de aradığım yegane kitaptı ama bulamadım maalesef. Birkaç gün sonra da tesadüf eseri gelen kutuma düştü pdfi bir dost tarafından. 


"Din kökenli ilkellik, resmi ideolojinin sarmalında özgür aklı boğmuştur bu ülkede."

"Buyurgan, yasakçı, ataerkil toplumun yatıştırmak bilmez gizli şiddeti, sadece on yılda bir sıkıyönetim dönemlerinde değil, sivil yönetimlerde de insan ilişkilerinin tüm alanlarını toplamış yurttaşların tümünü hasta etmiş, cehenneme çevirmiştir."

28 Ekim 2013 Pazartesi

Leylâ Erbil olası gelmek..."Leylim Leylim"



Siz de benim gibi, bir kitaba başladığınızda hemen okuyup bitirmeden içi rahat etmeyenlerden misiniz? Bir kitabı çok sevsem de bitirmem uzun sürünce maalesef o kitabı okumak bir görev haline geliyor benim için. Çok saçma gözüktüğünün farkındayım. Bir kitaba başlayınca o kitap hemen bitmeli arkadaş! Haftalarca elimde olmamalı, ayraç kullanmaya bile gerek kalmamalı hatta. Bu yazıyı Leylim Leylim'e ithafen yazıyorum. Iki haftadır elimde kendileri hayır çok da sevdim ama araya sürekli bir şeyler girdiğinden hak ettiği değeri veremedim bu güzelliğe. hem bitsin yeni aldığım kitaplara başlayayım diyorum hem de keşke bitmese falan diyorum. Garip.

Satırlar anlatsın bu güzelliği ben susayım.







Posted via Blogaway

18 Ekim 2013 Cuma

7. Beyoğlu Sahaf Festivali


Sahaf festivaline ilk günlerinde gitmediğim için çok pişmanım aradığım bi çok kitabı bulamasam da havadaki kokuyu solumak için bile gidilmeli :) cumartesi son gün...